Kimberley Süreci Güvenilir mi yoksa fiyasko mu?
Kimberley Süreci Güvenilir mi yoksa fiyasko mu?
(Kimberley Süreci, özellikle Afrika ülkelerindeki çatışma bölgesindeki pırlantaların ülke pazarlarına girişini engellemek, yasal pırlanta sektörünü korumak ve bu sürece dahil olmayan ülkelerin ham pırlanta ithal ve ihracına izin vermemek amacıyla başlatılan uluslararası bir kontrol sistemidir.)
Dünyanın dört bir yanında insanlar, iklim değişikliği gerçeğinin ve daha sürdürülebilir ve etik bir geleceğe acilen dönme ihtiyacının farkına varmaya başlıyor. Ayrıca, haklı olarak, bu hızlandırılmış bozulma için gerçekten kimi veya neyi suçlamak gerektiğine dair sorular soruyorlar. Cevap neredeyse her zaman kurumsal ve sektörel açgözlülüktür. Gücü olanlar her zaman gezegenin atmosferini, ekosistemini ve son olarak da en yoksulları kâr için sömürecek.
Sonuç olarak, bu etkili insanlar ve kuruluşlar, potansiyel olarak uzun vadede marjlarını riske atacak, etik ve sürdürülebilirliğe yönelik bu yönelime ne yazık ki karşılar. Bu kaçınılmazdır ve bu nedenle, halktan gelen artan baskıyla karşı karşıya kaldıklarında, sorumlular gerçekten daha iyiye doğru değişmek yerine faaliyetlerini gizlemeye ve halkı yanlış yönlendirmeye çalışacaklardır. Bunun pırlanta madenciliği sektöründen daha iyi bir örneği yoktur. Pek çok gazeteci ve STK tarafından, benzeri görülmemiş insani ve ekolojik yıkıma neden oldukları defalarca kanıtlanmıştır. Köle emeğiyle ortaya çıkarılan pırlantalar, temiz-kansız şekilde çıkartılan maden pırlantalarına da kötü şöhretli “Kanlı Elmaslar” lakabını kazandırdı. Çünkü pırlantaların büyük bir çoğunluğu, hukukun üstünlüğünün kıt olduğu ve neredeyse her zaman pırlantaları kazmak için köle emeği kullanan silahlı milisler veya paramiliterler tarafından kontrol edilen çatışmalı bölgelerdedir.
Bu ‘kanlı elmaslar’ daha sonra küresel pazara girer çünkü her ne kadar tüketiciler, halklar, kuruluşlar ve hükümetler tarafından sorumluluk ve etik bilincine değinilse de, ahlaksal açıdan iflas etmiş şirketler, para babaları ve savaş lordları, bu baskıya uymayı istemezler çünkü kanlı elmas işi çok karlıdır.
Kimberly Süreci Nedir?
“Kanlı Elmaslar”ın olumsuz çağrışımlarıyla mücadele etmek ve temel sorunlardan herhangi birini ele almaksızın, onları “Çatışmasız-Kansız-Temiz Elmaslara” çevre dostuymuş gibi görünmek amacıyla, madenden çıkartılan pırlanta sektörünün kendisi “Kimberly Süreci”ni yarattı. Kimberley Sürecinin, dünya çapında çatışma elmaslarının yayılmasını engellediğini gururla iddia ediyorlar. Bunlar, ham pırlantalarda “meşru ticaretini” korumak için bir araya gelen, ham veya yeni çıkartılmış pırlanta tedarikçileri birliğinden başkaları değiller! Bununla birlikte, madenden çıkartılan pırlanta sektörünün önceki birçok girişimi gibi, ‘Kimberley Sürecini’, sorumlu müşterilerine sanki sürdürülebilir ve etik kaynaklıymış gibi göstererek ‘Kanlı Elmasların’ pazarını devam ettirme amaçlı büyük bir reklam kampanyasıdır.
‘Kimberley Süreci’nin neden bu kadar tehlikeli ve zararlı olduğunu anlamak için organizasyonun kendisinden başlamalıyız. Doğrudan kendi web sitelerinden alınmıştır: “Kimberly Süreci (KS), kesin olarak söylemek gerekirse, uluslararası bir kuruluş değildir: daimi ofisleri veya daimi personeli yoktur. Sektör ve sivil toplum gözlemcileri tarafından desteklenen, katılımcıların katkılarına –“yük paylaşımı” ilkesine- dayanır. KS, katılımcılarının ulusal mevzuatları aracılığıyla uygulandığı için hukuki açıdan da uluslararası bir anlaşma olarak değerlendirilemez.” Basitçe söylemek gerekirse, ofisi veya tam zamanlı çalışanı olmayan rahat bir organizasyondur. Herhangi bir sertifikasyon kurulu, düzenleyici hükümet, STK ve hatta bağımsız denetçi tarafından denetlenmedikleri için kendilerinden başka kimseye de hesap vermezler.